13 Şubat 2025 tarihinde, 29 Mayıs Üniversitesi kampüsünde, 28 öğretmen ve akademisyen, Arapça öğretimi üzerine ARÖMER’in düzenlediği kapsamlı bir seminere katılmak üzere bir araya geldi. Katılımcılar, Türkiye’deki Arapça öğretiminde karşılaşılan zorlukları ele alarak, çözüm önerilerini tartıştı.

Seminerde, Arapça eğitiminde yaşanan temel problemler ve bu sorunların aşılması için önerilen yöntemler masaya yatırıldı. Öne çıkan başlıklardan biri, anadili Arapça olmayan öğrencilere Arapça öğretirken hangi yöntemlerin daha etkili olacağı oldu. Bu bağlamda, aracı dil kullanımı ve metinlerin harekeli ya da harekesiz olarak verilmesi gibi önemli hususlar üzerinde duruldu.

Düzenlenen bu akademik faaliyette, Arapça öğretiminin verimliliğini artırmaya yönelik yenilikçi pedagojik yaklaşımlar önerildi. Katılımcılar, dil becerilerinin ayrı ayrı derslerde mi öğretilmesi gerektiği yoksa dersin içinde entegre bir şekilde mi verilmesi gerektiği konusunda da fikir alışverişinde bulundu. Ayrıca, derste öğretmenin ve öğrencinin konuşma sürelerinin dengelenmesi, Arapça öğretiminde dilbilgisine ne kadar ağırlık verilmesi gerektiği gibi sorular da seminerin önemli tartışma konuları arasındaydı.

İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Arapça Öğretim Merkezi (ARÖMER) ve Bayyinah Enstitüsü’nün Ortaklaşa Düzenlediği ‘’Arapça Yaz Eğitim Programı’’ 15 Farklı Ülkeden 135 Öğrencinin Katılımıyla Gerçekleştirildi.

Arömer, düzenlediği ‘’Arapça Yaz Eğitim Programı’’ ile 15 farklı ülkeden gelen öğrencilere unutulmaz bir deneyim yaşattı. Bayyinah Enstitüsü aracılığıyla ARÖMER’e katılan öğrenciler, dünya genelinden geniş bir katılımı temsil etti. Programa ABD, İngiltere, Fransa, Kanada, Avustralya, Kenya, Filistin, Lübnan, Belçika, Danimarka, İsviçre, Pakistan, Hindistan, Endonezya ve Malezya gibi pek çok ülkeden öğrenci katılım sağladı.
ABD’den Malezya’ya kadar uzanan geniş coğrafyadan katılan öğrenciler, bir ay boyunca yoğun bir eğitim süreci geçirdiler ve başarıyla tamamladılar. Program sonunda sertifikalarını almaya hak kazanan öğrenciler, ARÖMER’in eğitim kalitesine dair büyük memnuniyetlerini dile getirdiler.
Katılımcılar, gelecek yıllarda da ARÖMER’de eğitim almaktan heyecan duyduklarını belirterek, bu deneyimin kendileri için önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladılar. ARÖMER ise kültürel çeşitliliği ve eğitim kalitesini ön planda tutarak, uluslararası öğrencilere kapılarını her zaman açık tutacağını ifade etti.

İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi, Arapça Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (ARÖMER) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İbrahim HELALŞAH’ın “İltica Krizinden Katma Değer Üretmek, ARÖMER Projelerinden Bir Örnek” başlıklı makalesi Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisinde yayınlandı.

Türkiye, içinde bulunduğu jeopolitik bağlamın gereği olarak çok sayıda meydan okuma ile karşı karşıya kalabilmektedir. Kanaatimizce bu meydan okumaların başında Türkiye’ye akın eden mülteci nüfusunun en az zarar-en büyük yarar ilkesiyle Türk toplumuna entegre edilmesi hususu gelmektedir. Bu toplum dostu entegrasyonunun gerçekleşmesi için çok sayıda sosyal sorumluluk projesinin uygulanması gerekmektedir. Bu bağlamda İstanbul 29 Mayıs Üniversitesine bağlı olarak faaliyet gösteren 29 Mayıs Arapça Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi ARÖMER’in Suriyeli ve yabancı uyruklu vasıflı göçmen ve mültecilerin Türk ekonomisine olan katkılarının artırılması için iki farklı sosyal sorumluluk projesi olmuştur. Bu projelerin ilki, Mayıs 2013 – Kasım 2016 Tarihleri arasında dört defa uygulanmış olan Arapça Öğretmenleri Haydi Türkiye’ye (AHT) projesi, ikincisi ise, 15 Ekim 2013 – 4 Nisan 2014 tarihleri arasında Siirt’te uygulanmış olan Arap Kökenli Türklere Arapça Kursları (AKTAK) projesidir. Bu yazıda AKTAK projesi amaçları ve sonuçları bağlamında tanıtılmaya çalışılacaktır. Bu projenin amacı, Türkiye’ye sığınmış Suriyeli mülteciler arasından Arapça’yı öğretebilecek yeterlikte olanları tespit etmek ve bu öğreticilerden, Arap kökenli Türk vatandaşlarına Arapça okuma-yazma becerilerini geliştirecekleri eğitim faaliyetinde yararlanmaktır. AKTAK projesi, Arapça öğretimi konusunda vasıflı olan bir grup Suriyeli mülteciyi tüketici olmaktan çıkarıp üretici bireyler haline dönüştürürken, aynı zamanda Arap kökenli Türklerin Arapça okuma-yazma becerileri kazanmalarını ve böylece Arapçayı sadece kişisel hayatlarında değil, iş hayatında da kullanarak ekonomik bir değer elde etmelerini sağlamaktadır. Bu yazıda koordinatörlüğünü bizzat üstlendiğimiz AKTAK projesinin amacı, eylem planı, aşamaları, uygulanan eğitim programının detayları ve özgün yönleri, projeye katılan kursiyer profili ve bu kursiyerlerin proje ile ilgili geri bildirimlerine yer verilmiş, projenin sonuçları ve sunduğu katkı değerlendirilmiştir.

https://dergipark.org.tr/tr/pub/auifd/issue/81145/1271430